Archive for the ‘Güncel Makaleler’ Category
Düzen Gerilirken Emeği Yeniden Kurmak
Fevzi Özlüer
Dünya üzerinde kapitalizmin saldırganlığı giderek kendini perçinliyor. Onu ayakta tutan ve kapitalizmin moral değerleri olan liberal ahlak bile sermaye birikim sürecinin karşısında yama tutmuyor.
Liberal eşitlik, özgürlük ve adalet söylemleri artık rafa kalktı. Dünya egemenlerinin odak noktası: küresel teröre karşı, “güvenlik devletini” ön plana çıkartmak haline geldi. Liberal devlet teorisi, piyasayı genişletip; özelleştirmeler, kamu kaynaklarının piyasanın kontrolüne bırakılması ile daha demokratik bir toplum yatacağını yıllarca iddia etti. Ancak piyasanın giderek genişlemesine paralel olarak devlet tüm çıplaklığıyla bir zor aygıtı olarak kendini yeniden üretti. Güvenlik devletinin artık bir tek kaygısı var, o kaygı da; finans kapitalin güvenliğini nasıl sağlayacağı? Devamını okumak için tıklayınız
Ekoloji Hareketleri Tarih Yapabilecek Mi?
Fevzi Özlüer
İnsan kendi tarihini yazmaya başladığı, geçim araçlarını ve dilini ürettiği günden beri, toplumsal yaşamımızın varlık koşullarına kavuştuğu emek sürecinde, emeği dolayımıyla doğayla gerilimli bir ilişki kurmuştur. Toplumsal yönüyle bu gerilim tekil bir varlık olarak insanın “doğayla mücadelesinden” değil, emek sürecinde toplumsallaşan insanın toplumsal ilişki kurma biçimlerinden kaynaklanır. Bu toplumsal ilişkiler ağında insanın evrimi doğaya rağmen değil doğayla birlikte bir evrimdir. Toplumsal olanın örgütlenme tarzı insanı ve doğayı birbirlerine paralel ama birbirlerine indirgenemez tarzda belirler. “Toplumsal örgütlenme” doğayı ve insanı karşı karşıya getiren bir olgu değildir. Ama toplumsal örgütlenmenin biçimi, üretimi, yeniden üretimi, evrimi ve ideolojisi insanın ve doğanın yok oluş veya birlikte yaşama koşullarının zeminini oluşturur. Devamını okumak için tıklayınız
Bütün Mümkünlerin Kıyısındayız: EKOSOSYALİST BİR KIR KENT HAREKETİNE DOĞRU
Fevzi Özlüer
Sonunu müjdeleyen bir çağda yaşıyoruz. Uygarlığımız, bugüne kadar görmediği bir gücü, sıkışmış bir gücü barındırıyor damarlarında. Bu birikmiş güç ve enerji nereye akacağını kestiremediğimiz bir hoyratlıkla dünyamızın dehlizlerinde dolaşıyor. Bu güç, dünyayı, yeniden yaşanabilir kılacak bir enerjiye de dönüşebilir; dünyayı top yekûn bir yok oluşa da sürükleyebilir. Bu sonun nasıl yaşanacağı sorumluluğu ise, bu çağın emekçilerinin omuzlarına biniyor. Tekil kurtuluşlar, varoluşlar ve hatta yıkılışlar çağı kapandı.
Kapitalist uygarlık ve burjuva sınıfı, vaat ettiği özgürlük ve eşitlik dünyasının iflasını dünyanın dört bir yanına yaydığı savaşlarla ilan ediyor. Bir yanda muazzam bir sermeye birikimi diğer yanda da yoksulluk, açlık, doğanın yıkımı yaşanıyor. Devamını okumak için tıklayınız